Geride bıraktığımız yılın en ilgi çekici yapımlarından biri olan The Woman,tuhaf bir ailenin başından geçen absürt olayları konu ediniyor.Öyle ki işinde son derece başarılı lokal bir avukat olan Chris,eşi ve biri bebek olmak üzere dört çocuğu ile esasında dışarıdan bakıldığında sıradan bir hayat sürmektedir.Günün birinde hobisi olan avlanmak için akarsu yatağına inen kahramanımız,rutin hayatının çok ilerisinde bir şeyle karşılaşacaktır.Tamamen vahşi doğaya adapte olmuş,eski bir kabilenin son temsilcisi olan kadını gören Chris,onu yakaladığı gibi evine götürecektir...
Eşi ve çocuklarına karşı mutlak otoriter,dediğim dedik bir tavır sergileyen kahramanımız,evlerinin bahçesindeki mahzen benzeri odada vahşi doğadan tutup sürüklediği kadını alıkoymak istemektedir.Ailesine karşı amacının onu medenileştirmek olduğunu söyleyen Chris,çok geçmeden niyetini bozmaya başlayacaktır.Çocukları ve eşi ile beraber iş bölümü yaparak vahşi kadını beslemeye başlayan kahramanımız,temel ihtiyaçlarını karşıladıkları kadını zincire vurarak olası firar girişimini engellemeye çalışmaktadır.
Filmin ikinci yarısından itibaren son derece sorunlu bir ailenin evine konuk olduğumuzu anlıyoruz.Öyle ki asosyal bir oğul,problemli ergenlik dönemi geçiren melankolik bir kız...Evin en aklı başında olan isimlerinden biri olan anne ise son derece baskılanmış ve tam anlamıyla ezik rolünde.Kendi içerisinde bu kadar karmaşık bir ailenin boyundan büyük işleri kalkışmasının belki de bu olay ilk örneği olmasa gerek...
İyi;Esrarengiz hikayesi ve arka planda insanın yüzüne tokat gibi vuran sosyal mesajlarla The Woman 2011 yılının en iddialı yapımlarından biri.Atmosfer,soundtrackler vs oldukça başarılı.Eminim çoğunluk filmde istediklerini göremedikleri için eleştirecektir.Zira bu olay zamanında Cannibal Holocaust (1980)'un da başına gelmiştir.Çoğunluk daha yapımın temasının ne olduğunu,nasıl bir mesaj verdiğini sorgulamadan iğrenç olarak yaftalamıştı.Şunu unutmayalım ki gerçek hayatta çirkin insanlar ana kahraman olabilirler,düşündüğümüzde bile midemizi bulandıran olaylar da her daim cereyan edebilirler.Bunun sinemaya yansıması da aynı şekilde olmalıdır.Hollywood filmlerinde gördüğümüz gibi her zaman ana kahraman yakışıklı ya da cezb edici güzellikte olmayabilir...
Kötü;Mantık dışı fantezi ürünü sahneler olduğunu ekleyeyim.
Editör'ün Puanı
Lütfen ofansif bir dil kullanmadığınızdan, yapıcı öneriler ve eleştirilerde bulunduğunuzdan emin olun. Yorumlar denetlendikten sonra uygun bulunursa yayımlanmaktadır. Anlayışınız için teşekkürler.